Blog

Yılın en soğuk aylarını yavaş yavaş hissetmeye başladığımız sıralarda, istemeden yapacağınız birçok şey gibi kazanların yanlış çalıştırılması da sizi büyük bir zarara uğratabilir.  

Eğer göreviniz endüstriyel bir işletme ya da üretim tesisindeyse bir kazanı kaybetmek sizin için hiçbir zaman iyi olmayacaktır. Ne yazık ki kazan besleme suyunun soğuk gönderilmesi kış aylarında çok karşılaşılan bir sorun olmakla birlikte büyük zararlara da neden olabiliyor. Görevli kişinin kazan bakım programında besleme suyunun sıcaklığının kontrolünü yaparak kazanın sağlıklı çalışmasına destek olduğu biliniyor.  

Birçok kazan sistemi bu sorunun üstesinden gelmek için farklı çözümler sunsa da bazı durumlarda yanlış planlama ve operasyon hataları soğuk su meselesinin gündeme gelmesine sebep oluyor.  Normalde 93 C’dan aşağıda olması önerilmeyen besleme suyu sıcaklığı düştükçe farklı açılardan birçok zarar verebiliyor.  

Kazanın çalışması sırasında gelen soğuk besleme suyunun üç büyük zararı mevcut:  

1-  Kazan sisteminin ideal koşullarda çalışamamasından dolayı büyük ölçüde artan yakıt masrafları

2- Besleme suyunda çözünmüş gazlarından artmasından dolayı aşınmada da gözlenen büyük oranda artış sizleri şaşırtmayacaktır. Düşük sıcaklıktaki besleme suyuyla işleme devam eden kazanlarda oksijen aşınması prematüre sistem çöküşlerinin başlıca sebepleri arasında yer almaktadır.

3- Besleme suyu ne kadar soğuk olursa çözünmüş oksijen suda o kadar barınabilir. Bu durumda sudan oksijeni elemine etmek için giderek daha fazla kazan kimyasalı kullanmanız gerekecek. Yani soğuk besleme suyu eşittir daha fazla kazan kimyasalı demek oluyor.

Termal şok olarak da bilinen bu durum kazanlarda ani basınç düşmesi ve potansiyel bir teh yaratarak can kaybına kadar gidebilen sonuçlara varabilir. Bu yüzden düzenli kontrol altında tutulan besleme suyunun sıcaklığı çalışanlar ve işletme için en iyi seçenek olacaktır.